Küçük pipili kocam beni doyuramadığı için ondan boşanmayı planlarken, başımıza gelen bir olay hayatımızın akışını değiştirdi…
Kocamla beni 16 yaşımdayken evlendirdiler. Daha gerdek gecemizde onun çocuk pipisi gib duran sikini görünce bu adamın beni bir ömür doyuramayacağını anlamıştım. Ama işte çok zengindi ve ailemin ısrarlarıyla evlendik. Kızlığımı bozması tam altı ay sürdü. O da, işi için çok Avrupa ya gittiğinden, bir dönüşünde zenci yarrağı biçiminde 50 cm lik pilli bir dildo getirdi ve onunla kızlığımı tamamen patlattı. Tabii o günden sonra benim kocam artık o dildoydu.
O işe gidince, onun yine seyahatlerinden getirmiş olduğu edepsiz porno video kasetleri takıp, deliler gibi orgazm oluyordum. Aslında nedense o porno seyret kasetler benden çok gizliydi ama ben bir yolunu bulup, yerlerini öğrendiğimden, işim bitince onları yine onun sakladığı yere geri koyunca hiç sorun olmuyordu. Her seferinde değişik kasetler getiriyor ve orada seyrettiklerim de beni iyice zıvanadan çıkartıyordu. O filmlerde eşek sikli heriflerin karıların amlarını götlerini nasıl bağırta bağırta dağıttıklarını gördükçe, benimkinden iyice soğuyordum ve artık gerçekten boşanma planları yapmaya başlamıştım.
Neyse işte bir bayram günü başımıza o inanılmaz olay geldi ve her şey tamamen değişti. Bayram günüydü ve ailesini ziyarete gidecektik ama köprülerde trafiğe boğulmayalım diye arabamızı almayıp otobüsle gidelim dedik. Yaz günüydü, ben incecik boyundan askılı şifon elbisemi ve ayağıma minare topuklarımı geçirmiştim. Tabii ful makyaj, manikür pedikür ve ağdalanmış vücudumla onun kolunda bir seks ilahesi gibi duruyordum. Zaten boyu benden kısaydı ve ben minare topuklarıda giyince boyu artık anca omuzuma gelmişti.
Durağa geldiğimizde ortalık ana baba günü gibiydi. Millet o kalabalık metrobüslere binmek için birbirini yiyordu. Tabii bir sürü maganda fortçular da, biz acaba buradan ne yiyebiliriz diye ortada dolanıyorlardı. Birden beni bodur kocamın kolunda görünce salyaları akmaya başladı. Neyse yine patlayasıya dolu bir otobüs önümüzde durunca, ben önce bineyim diye kocam beni önüne alınca o insan yarması magandaların beşi altısı aniden onunla benim aramıza girip beni adeta kucaklayarak arka sahanlığa kadar çıkarıverdiler. Kocam zar zor anca binebilmişti. Fortçular hemen etrafımı sarıp beni tamamen kamufle ettiler. Bunlar otobüslere sadece bu işler için bindiklerinden hepsinin altında lastikli eşofmanlar vardı ve de önleri sirk çadırı gibi kabarmıştı. Tabii o çadırlar, önden arkadan, yandan bütün vücuduma yaslanıverdiler.
İncecik şifon elbisem ve sutyensiz memelerim onları delirtiverdi. Bir anda en az on tane el tarafından mıncıklanmaya başladım. Kocam görecek ve olay çıkacak diye ödüm patlıyordu. Kurtulmaya çalıştıysam da çok geçmeden bunun imkânsız olduğunu anladım. Beni her tarafımdan kavramış ve hareketsiz bırakmışlardı. Korkudan ve heyecandan zangır zangır titremeye başladım ve de hayretler içinde amcığımın sulanmaya başladığını fark ettim. Tam o sırada önümdeki yarma faraş gibi elini eteğimin altına sokarak kocamın pipisi büyüklüğündeki orta parmağını tangamın yanından kabarmış am dudaklarımın arasına sokunca sularımı fark etti ve inleyerek o koca parmağı dibine kadar amcığıma daldırıverdi. Sularım eline dolunca da en az incecik kollarım kalınlığındaki sikini eşofmanın altından çıkarıp, o sularımla sıvazladıktan sonra dibime kadar oturtuverdi. Bu arada faraş gibi elleriyle taş gibi göt yanaklarımı avuçlayarak beni kucağına çekip, şakır şakır sikmeye başladı. Ağzımı kulağına yaklaştırıp fısıltıyla;
– “Lütfen kocam arkanızda görürse olay çıkacak” diye gevelediysem de, o hiç aldırmayarak;
– “Merak etme bacım, sen keyfine bak, biz işimizi biliriz” diyerek pompalamaya devam etti.
O sırada korku içinde başka bir şeyin farkına vardım. Artık tamamen ortaya çıkmış olan minicik göt deliğimin başka bir parmak tarafından kremlendiğini fark ettim. Orası daha kocamın pipisini bile görmemiş bakir deliğimdi. Ama işte bu arkamdaki yarmanın hiç umurunda bile değildi. Önce bir. Sonra iki. Sonra üç parmak derken, yine kolum gibi başka bir yarrak çatır çutur minicik deliğimi genişlete genişlete dibine kadar oturuverdi. Şimdi artık nerede olduğunu bile bilmediğim aptal, bodur kocamdan habersiz hem önden hem arkadan pompalanıyor, bu arada yanımdaki yarmalar da boyundan askılı sifon elbisemin yanından ortaya çıkardıkları Kırkağaç kavunu gibi taş göğüslerimi resmen ısıra ısıra yiyorlardı. Her şey tam bir rezalete dönüşmüştü. İşini bitirenler yerlerini diğer abazalara bırakıyor, bende kendimi kaybetmiş bir orgazmdan öbürüne geçiyordum. Tam artık hangi magandanın neremi sikip ısırdığını anlamaz vaziyete gelmişken, işte o hayatımızı değiştiren olay gerçekleşti…
Birden magandaların bacaklarının arasında bodur kocamın kafasını gördüm. Sonra inanmaz bakışlarım arasında havada kalmış ayaklarımdan birini kapıp minare topuklumu sıyırdıktan sonra, itinayla pedikürleyip kıpkırmızı ojelemiş olduğum ayak parmaklarımı akide şekeri gibi teker teker ağzına sokup çıkarmaya başladı. Arkasından da fermuarını açıp o minik pipisini balgamlarıyla kayganlaştırdığı ayak parmaklarımın arasına sokup çıkartarak bellerini ayağımın üzerine boşaltıverdi. Bu arada yarmalarda iyice kudurmuş, beni arkaya doğru yatırıp ağzıma yüzüme de boşaltmaya başlamışlardı. Artık bayılacak gibi olmuştum ama gözümü inanılmaz kocamdan alamıyordum. Şimdi öbür ayağıma da aynı olayı yapıp bir postada oraya patlattı. Sonra takunyalarımı dikkatlice tekrar giydirdi ve metrobüs ilk durakta durduğunda beni ellerimden sıkıca tutarak kendine çekip magandalardan kurtarıp, belimden kavrayarak kucağına aldı ve o vaziyette aşağı atladı. Beni yere koyup elimden tuttu ve deliler gibi koşmaya başladık. Duraktan çıkınca da ilk taksiye atlayarak eve geri geldik. Daha asansörde belli dudaklarıma yumulunca, birbirimizin üstünü başını parçalayarak kendimizi kapıdan içeri zor attık. Bu arada ikimizi de gülme krizi tutmuş katıla katıla gülüyorduk. Yatağa vardığımızda beni ters çevirip pipiciğini hemen götüme soktu. Bende zenci dildoyu kapıp amcığıma. O vaziyette ikişer posta daha boşaldıktan sonra beni sırtüstü yatırıp yüzümdeki, memelerim ve deliklerimle bacak aralarımdaki bütün menileri yalaya yalaya temizledi ve öperek benimle paylaştı… İşte o günden sonra dünyanın en mutlu çiftlerinden biri olduk…
