Merhaba seks hikâyesi severler, ben Furkan, 22 yaşındayım. İstanbul’da üniversite okuyorum. Sizlere yakın arkadaşım Tuğçe ile yaşadığımız seks hikâyesini anlatacağım.
Pandemi dönemi hepimizin malumu… Bu olay pandemi sürecinden birkaç ay önce yaşanmıştı. Tuğçe, Buse ve İlknur’dan oluşan üçlü bir arkadaş grubum var. Ara sıra takılırız. Tuğçe tek başına yaşıyor. Buse ve İlknur ise ev arkadaşı. Bu hikâyede bahsedeceğim Tuğçe, balık etli ve biraz çirkin bir kız. Buse, diğer kızlara nispeten güzel bir kız ve zaten sevgilisi var. İlknur ise kapalı yani türbanlı ve fiziksel olarak zayıf bir kız. Buna rağmen İlknur’u da siktim. Bu hikâyemden sonra isteğe bağlı olarak o hikâyemi de anlatabilirim.
Ocak ayının sonlarına doğruydu ve okulun yoğunluğundan iyice bunaldığımız bir günün akşamına eğlenmeye karar verdik. Gece kulübüne gidecektik. İlknur kapalı bir kız olduğu için biraz çekingen davranmıştı ama ikna etmeyi başarmıştık. O gün niyetim tamamen eğlenmekti ki zaten hepsine arkadaş gözüyle bakıyordum.
Ailem sağ olsun, İstanbul’da okuduğum için bana araba aldı. Gerçekten işlerimi kolaylaştıran bir durum oldu. Kızları evlerinden alacaktım. Önce benim eve yakın olduğu için Tuğçe’yi almaya gittim. Çirkin bulduğum kız, gayet şık giyinmiş ve güzelleşmişti. Abartılı olmayan siyah bir elbise giymişti. Elbise diz kapaklarının üzerinde sonlanıyordu. Altına ise çok şık ve seksi siyah renk platform topuklu ayakkabılar giymişti. Onu gördüğüm ilk an, farklı bir gözle bakmaya başlamıştım fakat yine de ihtimal dâhilinde görmediğim için çok ciddiye almıyordum. Sonrasında Buse ve İlknur’u da alarak mekâna geçtik. Tuğçe ve Buse, içmeye çok meraklıydı. İlknur ise uzak duruyordu, o da alkolsüz içecekler tüketmişti. Ben de temkinli yaklaşıyordum. Sonuçta yanımda üç tane kız vardı. Kontrolü kaybetmem durumunda gece oldukça kötü sonlanabilirdi. Buse, Tuğçe’ye göre daha dayanıklı çıkmıştı. Tuğçe ciddi manada sarhoş olmuştu ama çok şükür ki taşkınlık yapmıyordu. Tuğçe’yi bu şekilde görünce evlere dağılmaya karar verdik. Buse ve İlknur’u evlerine bıraktım. Sonra Tuğçe’nin evine gelmiştik. Beni eve davet etmişti, ben önce isteksiz davranmıştım fakat onu sikme arzum artmaya başlamıştı ve açıkçası bu halinden faydalanmak istiyordum. Biraz uğraştırdıktan sonra kabul etmiştim.
Tuğçe eve gelince daha aklı başında davranıyordu. O an rol yaptığını bile düşünmüştüm ama cidden sarhoştu, sadece biraz daha iyiydi. Tuğçe’nin evi Amerikan mutfak tarzıydı. Yani salonla mutfak aynı yerdeydi. Ben kanepeye oturup dinlenmeye koyulmuştum. Çok içmemiş olsam da yine de kafam güzel sayılırdı. Tuğçe de o sırada kahve yapıyordu. Kahvelerimizi içerken güzel bir muhabbete başlamıştık. Ona gereğinden fazla içtiğini, kendisini nasıl hissettiğini sordum. Tuğçe de “Kanka sence ben güzel miyim?” diye sordu. Ben de haliyle biraz eveleyip geveledim. Çünkü düşüncem belliydi. Sonra “Biliyorum çok çirkinim, kimse beni beğenmiyor, bugün bile o kadar uğraştım yine de güzel olamadım” dedi. Ben de doğal olarak onu teselli etmeye başladım ama o gün gerçekten güzel olduğunu düşünüyordum. Bunu da özellikle belirttim. Bu şekildeki telkinlerim Tuğçe’nin yüzünü güldürmeyi başarmıştı. Ne olduğunu anlayamadan birden öpüşmeye başladık. Bu ateşli bir seksin öncesindeki ateşli bir öpüşmeydi, farkındaydım. Soyunarak ayağa kalkmıştık ve Tuğçe kucağıma atlamıştı. Evet, iri bir kızdı ama o anın şehvetiyle onu taşıyabiliyordum.
Öpüşerek Tuğçe’nin yatağına kadar gittik. Yatağa geldiğimizde dudaklarımız birbirinden ayrılmıştı. Ona bunu gerçekten yapmak isteyip istemediğini sordum ve o da nefes nefese “İstiyorum” dedi. Tamamen soyunmuş ve çırılçıplak kalmıştık. Bir süre de o şekilde öpüştük. Bu esnada Tuğçe benim yarrağımı avuçluyordu, ben ise onun amını parmaklıyordum. Sonra 69 pozisyonuna geçtik ve amını yalamaya başladım, o ise amatör bir şekilde sakso çekiyordu. Ama ciddi manada zevk alıyordum. Sonrasında Tuğçe’yi yatağa ittirdim ve ayaklarını yalamaya başladım. Gecenin başında o seksi topuklu ayakkabılarının içindeki ayaklar artık benimdi. Delirmiş gibi öpüyor, kokluyor ve yalıyordum. O ise zevkten amını okşuyor, memelerini avuçluyor, dudaklarını ısıyordu. Ayaklarını alıp sikime sürmeye başlamıştım. Tuğçe de ayaklarıyla sikime gelgit yapıyor, 31 çektiriyordu. Boşalmama ramak kalmıştı ama kendimi tutmam lazımdı, çünkü yeni başlıyorduk. Başka şeyler düşünmeye çalışıyordum. Tuğçe’nin amı ve benim sikim artık kıvama gelmişti. Onun pozisyonunu hiç bozmadan bacaklarını aralamasını sağladım ve sikimi amına yerleştirdim. Tuğçe bakire değildi bu arada.
Orospu, kendinin güzel olmadığını düşünüyor, sevgilisi yokmuş gibi davranıyordu ama daha önce kendisini siktirmişti. Amı alev alevdi ve ilk saniyeden itibaren müthiş bir zevk almaya başlamıştım. Bacaklarını havaya kaldırdım ve ayak tabanlarını yalayarak amını sikiyordum. Tuğçe hafif hafif çığlıklar atıyor, inliyordu fakat alkolün verdiği gevşeklikle canı çok yanmıyordu. En azından yansa bile pek bir şey hissetmiyordu. Bu pozisyonda bir süre sikmiştim onu. Daha sonra domalttım. Tuğçe’nin gerçekten oldukça büyük bir götü vardı. Domalınca daha net ortaya çıkmıştı. Direkt olarak amına kökledim. Zaten hemen aldı. Bu şekilde daha uzun süre siktim. Ara sıra götüne şaplak atıyordum. Yorulduğumu fark ettiğimde uzandım. Tuğçe de yüzü bana dönük şekilde kucağıma oturdu. Bu sefer götünü avuçlayarak sikiyordum. Artık boşalmamın vaktinin geldiğini anladım ve Tuğçe’den sakso çekmesini istedim. Kısa bir süre sakso çektikten sonra 31 çekerek suratına boşaldım. Gerçekten hayatımda bu kadar boşaldığımı hiç hatırlamıyorum. Yüzü neredeyse tamamen döl olmuştu. Önce dudaklarının kenarındaki dölleri yaladı, sonra biraz daha sakso çekti. Ben artık gerçekten yorulmuştum. O da bitkin durumdaydı.
Geceyi sarılıp uyuyarak tamamladık. Bu olayların sonrasında neler yaşadığımızı ve İlknur ile olan hikâyemi daha sonra anlatacağım. Şimdilik kendinize çok iyi bakın, keyifli okumalar…
